6 Kasım 2011 Pazar

Show TV'ye Show TV'nin Okumayacağı Açık Mektup

      Sevgili Show TV,
   Öncelikle seni, bir kişi olarak düşünüp mektubuma böyle başladığım için kusura bakma. Yine de çocuk olmak isteyen pinokyo gibi, senin de bir insan olma isteğin vardır belki içinde. Bilemeyeceğim. Ama konumuzun Gepetto'yla bir ilgisi yok. İstersen direk konuya gireyim. Sana bahsetmek bir kaç şey var.
   Öncelikle, yine bir paragrafa "öncelikle" kullanarak başladığım için kusura bakma. Azizim, nedir senin şu abidik gubidik yarışmaların?! Bir tutturmuşsun danstır, şarkıdır, türküdür. Bir ara hayvanlı bir yarışma gördüğüme dahi yemin edebilirim. Ne yapıyorsun sen kardeşim? Hadi anladım yarışma yaptın. Ama bu dramatik sunuş nedir böyle? Şarkı söyleyen adam sahneye çıkıyor, arkada bilmemne orkestrasının bilmemne zamazingosu çalıyor. Ben de izledim bir kaç kere, vallahi etkilenir gibi oldum. Ama anladım o müziği koyma sebebini, bizi etkilemek zaten amaç. Sonra da etkilenmedim (Çünkü bir şeyin sebebini bilince Show TV, insanlar o şeyden daha az etkilenirler biliyor musun? (U mad tvfags?)). Alsam o müziği, Hatice teyzenin pazar alışverişinin arkasına koysam, sanırsın Dünya elden gidiyor da Hatice teyzenin almak, ama satıcının da aynı zamanda seçtirmeden vermek istediği salatalıklar bu gidişe dur demenin tek yolu. Tamam onu da geçtim Show (samimiyet?). Peki Acun ne yapıyor sana farkında mısın? Değilsin değil mi? 3 kelimelik bir cümlede 2 kere "değil" kullanmak kadar garip bir şey söyleyeyim mi sana, Acun bu işi biliyor bak. Ver arkaya gazı geyiği, her yarışma programı yürür. Bak demedi deme ruhunu ele geçiriyor adam. Eskiden ne güzel o ülke senin , bu ülke benim gezip çıtırları tanıtıyordu bize. Neyse, her işte hayır vardır.
    Mektubumun bittiğini sanıyorsan yanılıyorsun! Az önce bir dizi reklamı gördüm. Üzerinde zengin bir kolejin tişörtü, kaslı, muhtemelen makyajlı, yüzünde hiçbir liseli sivilcesi bulunmayan bir adamın (adam diyorum bak) başrolünü oynadığı bir dizinin sloganı : "Tek zenginlikleri, fakirlikleriydi.". Yea şimdi eğri oturup doğru konuşalım Show, yeme beni! Basbaya belli işte o adamın özel okulda okuduğu , ne fakirliği?! Ayrıca kaç tane lise hayatı bu kadar entrikaya ve aşka batmış olarak geçer bilemiyorum. Bir kere de sınav stresi göreyim şu dizilerde bakayım. Seksi protagonistimizin oturup 3 saat anlamadığı bir konuyu kasmasını gösterin mesela? İtiraz edeceğini biliyorum sayın arkadaşım, ama gerçek bu değil mi? Hani karne? Hani sınavlar? Hani dersler? Yok. Kimse izlemez ama değil mi onları? Haklısın tabi sen de kendi çapında ne diyeyim.
    Ve mektubumun sonuna geldim Show. Umarım bundan sonra yayın hayatına daha IQ seviyesi yüksek programlar ile devam edersin.
     NOT: Ha bir de! Ekranda Show TV sembolünün döndüğü, reklamlara geçiş esnasında çıkan o küçük videoda arkadaki ince ses ne diyor anlayamadım bir türlü. Onu da mümkünse bana açıklar mısın?

  (   Show TV'den gelmesi muhtemelen cevap :
      Sevgili Enes Özel,
   O zaman izleme.
                                    Saygılarımla.                 )

3 yorum:

  1. Çekememezlik diz boyu olsa gerek ki bu yazıyı yazma gereği hissetmişsin. Senin mantığınla bir televizyon programı yapalım. Zengin dizisine koy bakalım bakımsız, çirkin hatunları ; pısırık oğlanları. Dramatize etmeden anlat bakalım olayları. Fakir çocuk ezilmesin, zengin kıza aşık olmasın bakalım. Koy bakalım hatice teyzenin manavdan domates alışını. Kim izliycek o programı?
    Hayatımda gördüğüm en kendini beğenmiş kişi falansın herhalde. Burda tüm görsel medya dinamiklerini eleştirmişsin sanki bi bok biliyor gibi. Seyirciyi etkilemek istiyorsan olayı tartışma içerisinde sunmalısın. Senin monoton hayatını kim napsın. Zaten hergün aynı boku yaşayan insanlara farklı birşey sunucaksın ki ilgi çeksin. Taş gibi hatunları, oğlanları koyucaksın ki izlesinler o programı. Yaşamadıkları görmedikleri acıları vericeksin ki ağlasınlar. Kendileri eğlenemedikleri kadar eğlendirceksin ki gülsünler, seni izlesinler. Helal olsun acuna dünyanın parasını götürüyor. Neden götürüyor diye sor bakalım? Sen neyin kafasındaysan o kafayı yaşamadığı için işte. Farklı olmak adına kendini rezil etmiyor, halkını tanıyor biliyor duygularıyla oynayarak kendini izletiyor. İşte televizyonculuk budur, amacını yerine getiriyor. Klavye delikanlılığının alemi yok. Gelse acun şuraya höt dese, yığılırsın. Bu yazı bir çekememezin haykırışı olmuş, daha da ileri gidememiş.

    YanıtlaSil
  2. Yorumum, 1. Adsız'ın yorumuna olacak.
    Öncelikle seni, bir kişi olarak düşünüp yorumuma böyle başladığım için kusura bakma. İstersen bakabilirsin aslında, hatta bak, o zaman zannımın doğru olduğuna kâni olurum.
    Yorumun ciddi değilse gülüyorum ama yorumun ciddi ise gülmekle kalmıyor, kahkahalarımı da yanında gönderiyorum. Bana ''bir televizyon izleyenin dramı'' tadında bir yazı okuttun. Bundan dolayı ayrıca teşekkür ederim. Yorumunla Enes'in yazısı arasında çok bir bağlantı olmadığını mantık çizgilerini aşmadan söylemek isterim. Bir toz bulutu şeklinde başlamış yorumun ve ne yazık ki, sonunda tozdan ibaret kalabilmiş. Enes, zaten var olan Show TV anlayışını tenkit ederken, bu anlayışın tutmadığını söylemiyor, aksine senin gibilerden dolayı bu anlayışın işe yaradığını ve milyonlarca insanın bu programları izlediğini söylüyor. Sen ise Show TV ve programları insanları ekranda tutmak için doğru yol izlediğini söyleyerek, son derece anlamsız bir tekrara düşüyor, eleştirinin mantığını ve temelini anlamadan kelimelerini israf ediyorsun. Enes,kendi hayatının televizyona aktarılınca rağbet göreceğini savunmuş gibi, millet senin hayatını ne yapsın diyorsun. Değerli Adsız, Enes zaten bundan bahsediyor ama sen neyi nasıl eleştirmen gerektiğinin farkında değilsin. Ve taş gibi hatunları, oğlanları izledikçe böyle olmaya da devam edeceksin ne yazık ki. Enes'in yazdığı herşeyi neredeyse destekliyorsun yorumunla fakat ona karşı cephe almış zannediyorsun kendini. İnsanların farz niyetine TV izledikleri bu günlerde, bu fiili eleştiren kişilere ''çekememezlik yapıyorsun'' demek çok daha vahim bir çekememezlik durumunun göstergesidir.
    Sevgili Adsız, kelime tasarrufu etmeyi lüzumlu gördüğümden yorumuna daha fazla birşey demiyor ve esenlikle kalmanı temenni ediyorum.
    Not: Show TV ya da başka televizyon kanalı çalışanıysan dediklerime hiç takılma ne de olsa sistem bunu gerektiyor, değil mi?

    Selametle...

    YanıtlaSil
  3. Yahu ben sadece fikir paylaşalım demiştim. İnsanlara "fikrinizi belirtin" lütfen demek sanırım şu anlama geliyor : Cümlelerin içinde bolca yazara hakaret koy ve de b*k kelimesini kullan eahuae. Klavye delikanlılığı bu olsa gerek. Cevap vermek çok istemiyorum, bu yazıları da okumayacağını tahmin ediyorum zaten ama, yazayım dursun : Acun'a saygım var ve işini iyi yapıyor. 2.arkadaşın dediği gibi televizyon izlemeyi farz bilmiş insanları iyi yönetiyor. Hakaret mi ettim yazıda? Ayıp, cık cık cık.
    Zaten 2.arkadaşım vermiş bir güzel cevap. Aslında keşke bu yazıyı o yazsaymış baya güzel şeyler çıkarmış ortaya eheh. Neyse, ben bildiğim dinamiklerle meşgul olayım o zaman

    YanıtlaSil