O kadar süre sınava çalışıp, izlenemeyen filmler, okunamayan kitaplar ve oynanamayan oyunlar ile dolmaya başlayan kültürel çantayı yavaştan boşaltmaya başlıyorum. Sevincin zirvelerinde, huzurun derinliklerindeyim.
Öncelikle Sunshine'dan bahsetmek istiyorum. Bilim-kurgu filmlerine bir geek olarak meraklıyım haliyle. Uzay, uzay yolculuğu ile ilgili olması da benden + yönde puan alıyor zaten. Filmimizde, ölmekte olan biricik güneşimizin içine şifa olsun diye nükleer bombalar taşıyan bir uzay gemisinin mürettabatının başından geçenler anlatılıyor. Görev uğruna feda edilebilirlik, mürettabatın sırtındaki ağır psikolojik yük, görevin tehlikeli doğası, tehlikeler ve hatalar karşında kararlı bir irade ile adaptasyon, sonuna kadar mücadele, filmin seyri boyunca birbiri ile iç içe giriyor. Filmin sonlarına doğru "ULAŞIN ŞU GÜNEŞE AMA S*KİCEM BU NEDİR LAN!" moduna giriyor insan, onca aksaklığı gördükten sonra. Gişede pek başarılı olamamış zamanında. Belki bu sıralar çıksa, "uzay" furyası içinde kendine bir yer edinirdi. Aşağıda iki fragmanı var. Kısa olan spoiler içermiyor, uzun olanı da filmi izlemeden izlemiş olsaydım bir anlam ifade eder miydi bilemiyorum. Ama şimdi izleyince , "ulan bunu niye göstermişler ki" dedirtiyor. Kısası makbuldur.
Sunshine - Uzun Trailer
Sunshine - Kısa Trailer
Sonrasında tabi ki Star Wars : Force Awakens. Phantom Manace gibi sonra çekilen üçlünün aksine, direkt ilk filmde olayların gelişmeye başlaması çok güzel. Çünkü genel bilim-kurgu ve film kalitesine göre baz alsak bile oldukça dandik bir film olan Phantom Manace'le başlayan seride, 3 film boyunca bir şeyler olsun diye bekleyeduruyoruz. Araya biraz serpiştirilmiş Anakin'in karakterinin evrimi (ki asıl konusu bu filmlerin) ile bir şekilde idare ediyor. Velhasıl kelam, izlemesi sıkıcı. Force Awakens'te bilim-kurgu filmlerinin parlayan (çoktan parlamış aslında ehe) yönetmeni JJ Abrams, harika bir iş çıkarmış. İsminin başında Star Wars olan ve beklentilerin en alçak noktasının Himalaya Dağlarının yamaçlarında olduğu bir isme yaraşır, hatta şanını yüceltir, seyri güzel bir film olmuş Force Awakens. Açık konuşayım, filmi izlemeye başlamadan önce tamamen nostalji gözlükleri ile keyfi çıkarılabilecek bir eser bekliyordum. Her noktada eski filmlere atıflar falan... Ama -tabi ki- ana hikayesi dışında bir çok noktadan kendi ayakları üzerinde duran film olmuş. İsminin başında Star Wars olmasa da, izlenebilecek kalitede. Kıstasım ne peki? Aynı şeyi Phantom Manace için diyemem mesela ehuah. İyi ki o dönemde gedikli Star Wars hayranı değilmişim de, hayalkırıklığının beyaz perdedeki gösterimine şahit olmamışım.
Filmden sonra favori Hollywood hatunlarım arasında da girmeyi başardı Daisy Ridley.
Daisy Ridley UltraCute - Would Kidnap10/10.
Şimdi sıra Deadpool'da. Küçüklüğümden beri gerek esprileri, gerekse de genel davranış kalıbı olarak sevdiğim tek süper kahramanın filmine ne yazık ki sinemada gidemedim. Henüz de izleyemiyorm. Kaliteli korsanı çıkmadı ehuah. Kaliteli korsanı çıkınca onu da gömeceğim.
Öncelikle Sunshine'dan bahsetmek istiyorum. Bilim-kurgu filmlerine bir geek olarak meraklıyım haliyle. Uzay, uzay yolculuğu ile ilgili olması da benden + yönde puan alıyor zaten. Filmimizde, ölmekte olan biricik güneşimizin içine şifa olsun diye nükleer bombalar taşıyan bir uzay gemisinin mürettabatının başından geçenler anlatılıyor. Görev uğruna feda edilebilirlik, mürettabatın sırtındaki ağır psikolojik yük, görevin tehlikeli doğası, tehlikeler ve hatalar karşında kararlı bir irade ile adaptasyon, sonuna kadar mücadele, filmin seyri boyunca birbiri ile iç içe giriyor. Filmin sonlarına doğru "ULAŞIN ŞU GÜNEŞE AMA S*KİCEM BU NEDİR LAN!" moduna giriyor insan, onca aksaklığı gördükten sonra. Gişede pek başarılı olamamış zamanında. Belki bu sıralar çıksa, "uzay" furyası içinde kendine bir yer edinirdi. Aşağıda iki fragmanı var. Kısa olan spoiler içermiyor, uzun olanı da filmi izlemeden izlemiş olsaydım bir anlam ifade eder miydi bilemiyorum. Ama şimdi izleyince , "ulan bunu niye göstermişler ki" dedirtiyor. Kısası makbuldur.
Sunshine - Uzun Trailer
Sunshine - Kısa Trailer
Sonrasında tabi ki Star Wars : Force Awakens. Phantom Manace gibi sonra çekilen üçlünün aksine, direkt ilk filmde olayların gelişmeye başlaması çok güzel. Çünkü genel bilim-kurgu ve film kalitesine göre baz alsak bile oldukça dandik bir film olan Phantom Manace'le başlayan seride, 3 film boyunca bir şeyler olsun diye bekleyeduruyoruz. Araya biraz serpiştirilmiş Anakin'in karakterinin evrimi (ki asıl konusu bu filmlerin) ile bir şekilde idare ediyor. Velhasıl kelam, izlemesi sıkıcı. Force Awakens'te bilim-kurgu filmlerinin parlayan (çoktan parlamış aslında ehe) yönetmeni JJ Abrams, harika bir iş çıkarmış. İsminin başında Star Wars olan ve beklentilerin en alçak noktasının Himalaya Dağlarının yamaçlarında olduğu bir isme yaraşır, hatta şanını yüceltir, seyri güzel bir film olmuş Force Awakens. Açık konuşayım, filmi izlemeye başlamadan önce tamamen nostalji gözlükleri ile keyfi çıkarılabilecek bir eser bekliyordum. Her noktada eski filmlere atıflar falan... Ama -tabi ki- ana hikayesi dışında bir çok noktadan kendi ayakları üzerinde duran film olmuş. İsminin başında Star Wars olmasa da, izlenebilecek kalitede. Kıstasım ne peki? Aynı şeyi Phantom Manace için diyemem mesela ehuah. İyi ki o dönemde gedikli Star Wars hayranı değilmişim de, hayalkırıklığının beyaz perdedeki gösterimine şahit olmamışım.
Filmden sonra favori Hollywood hatunlarım arasında da girmeyi başardı Daisy Ridley.
Daisy Ridley UltraCute - Would Kidnap10/10.
Şimdi sıra Deadpool'da. Küçüklüğümden beri gerek esprileri, gerekse de genel davranış kalıbı olarak sevdiğim tek süper kahramanın filmine ne yazık ki sinemada gidemedim. Henüz de izleyemiyorm. Kaliteli korsanı çıkmadı ehuah. Kaliteli korsanı çıkınca onu da gömeceğim.
Sunshine cok cok iyiydi. Sonlara dogru ekran karsisinda ciddi bunaldigimi hatirliyorum. Kaptanin basina gelenler biraz hayal kirikligi idi benim icin (doga ustu olaylar pek sarmiyor) ama rahatlikla tavsiye ederim turun meraklisi herkese.
YanıtlaSilBen halen daha bir Deadspace filmi bekliyorum; uzay + gerilim + vahset. Su ana kadar bu turde birkac guzel film izledim:
- Pandorum: Epey iyi idi bu hatirladigim kadariyla.
- Event Horizon: Fena degil. Sonlari asiri bayiyor. Eski murettabatin basina
gelenlerin gosterildigi sahne biraz abarti bana gore (vahset dediysem o kadar
da degil).
- Europa Report: Cok keyif aldim bu filmden, nedendir bilmiyorum. Belki
Interstellar felaketinden (evet nefret ettim) sonra iyi gelmistir. Cok
korkuluk birsey yok ama guzel bir uzay macerasi.
Star Wars da benim icin "meh" oldu maalesef ama spoiler vermeyeyim simdi ;-)